Bu anlayışlı biyografide Burton I. Kaufman, Barack Obama'nın siyasi kariyerinin, ilerici destekçilerini hayal kırıklığına uğratan ve sağdaki sosyalist korku tellallığını yalanlayan muhafazakar eğilimler tarafından nasıl işaretlendiğini araştırıyor. Kaufman'ın gösterdiğine göre, Obama'nınki paradoksal bir biçimde politikada çok az sayıda radikal değişiklikle sonuçlanan dönüm noktası niteliğinde bir başkanlıktı.
Başkan Obama'nın seçilmesinin ardından, destekçileri ve karşıtları radikal bir reform bekliyorlardı. Başkan olarak görev yapan ilk Afrikalı Amerikalı olarak, bir kampanya değişikliği vaadiyle Beyaz Saray'a ulaştı. Ancak Kaufman, Obama'da ideolojik türden klasik muhafazakarlığın ve temel politika yapıcı pragmatizmin açık modellerini bulur. Çok ırklı, çok etnikli ve çok kültürlü bir toplumu başlatmaya olan bağlılığı, temel olarak mevcut serbest girişim sistemini radikal bir şekilde değiştirmemekle birlikte açmakla bağlantılıydı.
Ekonomik Bakım Yasası, muhtemelen Başkan Obama'nın en büyük politika başarısı, onun karmaşık politika motivasyonlarının damıtılmasıydı. Radikalden daha muhafazakar olan ACA, sağlık sigortasının genişlemesini mevcut sisteme yerleştirdi. Benzer şekilde, dış politikada Obama, rejim değişikliğini etkilemek için güç kullanımından kaçındı. Yine de Orta Doğu'da karaya oturdu ve Amerika Birleşik Devletleri'nde var olan aynı liberalizm, serbest girişim ve rekabet ilkelerini yabancı ülkelerde gerçekleştirmeye yönelik sandık isyanlarını destekledi.
Kaufman, Obama'nın tüm siyasi hayatının gidişatını ve etkisini tahmin ederken, Amerikan yönetimindeki hem değişim arzusunun hem de değişim korkusunun, kırk dördüncü ABD başkanının hareket tarzını değil, popüler algıyı etkilediğini açıkça ortaya koyuyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder