GolgeKalem

Gölge Kalem Blog

Bu Blogda Ara

10 Temmuz 2017 Pazartesi

En Tehlikeli Selfiler

Sosyal medyanın en büyük fenomeni, günlük hayatımızın vazgeçilmezi... Acaba her gün çekmeyen kaldı mı? Selfie; Türkçe adıyla “özçekim” ile bir süre sonra hayatlarımıza selfie çubukları da girdi. Çubuklar sağ olsun, herkesin ufku genişledi ve ortaya bir sürü değişik fotoğraf çıktı. Bu fotoğraflar arasında yer alan en tehlikeli selfie’leri derledik.





1) Buna “Ne gerek vardı acaba?” mı desek, "Büyük cesaret" deyip takdir mi etsek bilemedik ama tehlikeli olduğu kesin!



Brezilya’daki 38 metrelik İsa Heykeli’nin en yüksek noktasına, tam tepesine çıktığına göre hiçbir şeyden korkusu yokmuş diye düşünüyoruz.

Kuvvetli güneşe ve çok yüksek bir noktada olmaya aldırmayıp olası bir dengesizlikte düşebileceği ihtimalini kafasından silmiş.

Şimdi soralım, hava atabilmek için hayatı riske atmaya gerek var mı?

---o---

2) 1825 metre uzunluğundaki Brooklyn Köprüsü’nün en tehlikeli, “Düştü düşecek!” dedirten yerinde duran bir genç çocuğun fotoğrafı.



Manzaranın şahane olduğu kesin, fotoğraf da çok güzel ama madem bu riske girip öyle zor bir yerde durup selfie çubuğunu havalara tuttun, bir de dönüp kameraya baksaymışsın keşke.

Herhalde “Bakmıyormuşum gibi çek” akımına uymak istemiş olacak ki bu da böyle bir fotoğraf olmuş.

---o---

3) Bugüne kadar aslanların, kaplanların arka planda olduğu ya da işte bir nevi yakınlarında olduğu selfieler gördük.



Fakat bu vahşi yaşam fotoğrafçısı, gördüğünüz fotoğrafla beraber bu aslanlı kaplanlı selfie olayını bambaşka bir seviyeye taşıyor.

Kaplanın resmen dibine girmesi yetmezmiş gibi bir de aslanı öpüyor. Her şeyi geçtik bir de flaşı patlatıyor...

Selfie’den sonra neler oldu hiçbirimiz bilmiyoruz ama umarız bu genç adam kaplanlara yem olmamıştır.

---o---

4) Şu an hepimiz "Bu photoshop olsun ne olur" diye umuyoruz değil mi?



Bu fotoğraf photoshop değil, kurmaca değil, tam anlamıyla gerçek.

Fotoğrafta gördüğünüz adam bir vahşi doğa veterineri ve timsaha yıllık diş bakımını yapıyor aslında...

Ne olursa olsun bu cesaretin ve adrenalinin ulaştığı son nokta olsagerek. Kaç kişi kafasını bir timsahın ağzının içine yerleştirip poz vermenin mutlu sonla biteceğini düşünebilir ki?

Bu vahşi doğa veterinerine bundan sonraki yaşamında başına bir şey gelmemesi temennilerimizi iletiyoruz.

---o---

5) Selfie yapan kadının yükseklik korkusuyla yakından uzaktan alakası olmadığı belli.



En ufak bir harekette caddeye düşme ihtimalinin çok yüksek olduğunu hiç göz önünde bulundurmamış.

Tamam 10 cm’lik çıkıntıya oturmayı başardı ve selfie çekmeye karar verdi diyelim, ayaklarını ve ellerini gererek poz vermesi neden?

Dengeyi çok çabuk kaybetsin diye mi?

Bu fotoğrafları gördükten sonra bu insanlardaki şansın birazı bizde de olsa demeden edemiyoruz.

---o---

6) Bir düşünelim... Arkanızda bildiğiniz hani bu en vahşi hayvanlar sıralamasında en başta gelen bozayı var ne yapardınız?



"Geriye kaç dakikam kaldı?" diye düşünüp var gücünüzle kaçmak yerine durup, poz verip bir selfie çekmezdiniz herhalde?

Eğer "Selfie çekerdim" diyorsanız, çektiğiniz gibi yükleyebildiğiniz kadar çok yere yükleyin bizce. Çünkü tek bir “like” almadan fotoğrafın tarihe karışması çok yazık olur.

Şaka bir yana, bu şu ana kadarki selfieler arasında en mantığa sığmayanı ve saçma geleni...

Umarız kıza bir şey olmamıştır.

---o---

7) Bu fotoğrafın kim tarafından veya nasıl çekildiği merak konusu.



Tek belli olan şey ise Londra’daki Thames Nehri’nin güneyinde kalan Okso Kulesi’nin metrelerce üstünde çekildiği...

Ne olursa olsun, nasıl çekilmiş bir selfie olursa olsun, o kadar yüksekteyken ve hazır heyecanı geride bırakmışken (!) manzaranın tadını çıkarmak yerine, iyice tehlikeye girip selfie çekmek neden?

---o---

8) Yetişkin bir erkek aslanın ağzı, dünyadaki en tehlikeli silahlardan biri.



Aslanlar, besin zincirinin en üstünde olduğu için doğası gereği kendini en yüksekte görür ve en yırtıcı hayvandır.

Yani, kısacası hayatınız boyunca uzak dursanız çok iyi ederseniz. Bu fotoğrafa “O evcil bir aslandır” veya “Bakıcısına çok alışmıştır, bir şey yapmaz” gibi açıklamalar getirenler illa ki olacak.

Ama yine de "Bir aslan ne kadar evcilleşebilir ki?" diye sormadan edemiyoruz.

Hayvanların doğasında olan şeylerin -hele ki vahşi yaşama alışık bir hayvandan bahsediyorsak, kolay kolay, hatta hiç değişmeyeceğini unutmamak gerek.

Bu adam bir aslan bakıcısı olsa da aslanın her seferinde bu kadar uysal yaklaşmayacağı bizce aşikar.

Hiç yorum yok: